Bacaklarda, basenlerde, kalçada, kollarda, hatta karın bölgemizde portakal kabuğu şeklinde görüntü meydana geliyor. Selülit diye adlandırılan bu itici görüntü genç, yaşlı pek çoğumuzun baş belası. Üstelik sıkı bir diyet programı uygulayıp zayıflasak da çoğunlukla selülitlerden kurtulamıyoruz. Peki ama nedir bu selülit, neden oluşur, hangi beslenme ve yaşam alışkanlıkları selülite ortam hazırlıyor?
Selülit nedir? Bilimsel bir anlatımı olabilir.
Selülit, derimizin altında gelişi güzel şekilde biriken yağların oluşturduğu görüntüdür. Bu yağlar cildimizin altında toplar halinde birikir ve çıplak gözle dışarıdan görülebilen ebatlardadır.
Neden selülit oluşur?
Selülitin oluşumunda bir değil, birçok faktör etkilidir. Özellikle de kişinin kan dolaşımında aksaklıklar, bozukluklar varsa, yağların işlenmeden derinin altında birikmesi söz konusudur. Çünkü buralarda dolaşım bozukluğu dolayısıyla damardaki doku sıvısı sızıyordur. Sızan bu sıvı da bağ dokusu tarafından sarılır ve bunların etrafında da yağlar birikir. Daha anlaşılır bir ifade ile genetik özellikler ve hormonsal bozukluklar selülitin oluşmasında temel rol oynuyor. Bir de bunları ekarte edecek nitelikte sağlıklı değil de, pekiştirecek şekilde sağlıksız beslendiğimizde selülit oluşumuna davetiye çıkarmış oluyoruz. Bir de kadınlık hormonu olan östrojenin vücutta yağ birikimini destekleyici özelliği söz konusu olduğu için kadın vücudu selülite daha da yatkın oluyor.
Tüm bunlardan yola çıkarak; genetik faktörler, fizyolojik farklılıklar, dolaşım bozuklukları, östrojen hormonu fazlalığı, sindirim sistemi bozuklukları, sağlıksız beslenme ve hareketsiz yaşam bir araya gelince selülitler de kaçınılmaz oluyor. O zaman şimdi bu sağlıksız beslenmeden hangi besinleri kast ettiğime ya da hangi besinlerin selülit oluşumunu teşvik ettiğine bakalım.
Selülit yapan besinler
Öncelikle şunu belirteyim ki; sağlıksız besinler, dolaşım, sindirim ve bağışıklık sistemlerimizin fonksiyonlarını bozan besinler pek çok hastalığa olduğu gibi selülite de sebep oluyor. Bunlara bir göz atalım:
- Kızartmalar, selülit dostudur!
Size kötü bir haberim var. Haşlamak, ızgarada pişirmek yerine yağ içinde kızartarak tüketmeyi tercih ettiğimiz tüm besinler selülite uygun ortam hazırlıyor. Üzgünüm, ama o bayılarak yediğimiz patates, et, tavuk, hatta sebze kızartmaları popomuzda, basenlerimizde top top selülit olarak bize geri dönüyor. Bu bakımdan haşlayarak ya da ızgarada yağsız pişirerek tükettiğimiz besinler hem sağlık değerlerini koruyor hem de selülite geçit vermiyor.
- Şekerli besinler, selülite davetiye çıkarıyor!
Şekerli bir kurabiye, bir çikolata, şerbetli bir tatlı ağzınızı sulandırıyor olabilir. Hemen söyleyeyim, işte poponuzdaki, bacaklarınızdaki selülitlerin faili işte bu şekerli gıdalar. İşlenmiş şeker içeren tüm besinler kan şekerimizin yükselmesine, vücudumuzda yağ depolanmasına, dolaşım sistemimizin yavaşlamasına ve kaçınılmaz bir son olarak da selülite yol açıyor. Peki, ne yapalım? Öncelikle çayımızı, kahvemizi şekersiz tüketmeye, şerbetli tatlılardan uzak durmaya, hatta beyaz şekeri tamamen hayatımızdan çıkarmaya çalışalım.
- Aşırı tuzlu gıdalar, selülit yapıyor!
Hipertansiyon, kalp ve damar hastalıkları, bazı kanser türleri, felç, karaciğer ve böbrek hastalıkları gibi ciddi hastalıkların ortaya çıkmasında temel sebep olmasa da, önemli sebeplerden birisi aşırı tuz tüketimidir. Bir de tuzun dolaşım sistemimizi olumsuz etkilediğini düşündüğümüzde selülit oluşumunu da tetiklemesi kaçınılmaz. Öncelikle altını çizeyim ki; tuz, vücudumuz için gerekli bir maddedir. Ancak hangi tuz, ne kadar tuz? Önümüze yemek geldiği anda daha tadına bize bakmadan tuz eklemek, yemeklerde, salatalarda tuzun tadını iyice alacak kadar tuz kullanmak sakıncalı oluyor. Yemeği pişirirken bir miktar tuz katmak yeterli, fazlası tüm vücudumuz için zararlı. Bir de marketlerde 1 şişesi 1 lira olan tuzları kaşık kaşık koymak yerine, kaya tuzu, himalaya tuzu gibi kaliteli tuzları günde toplam 5 gram gibi küçük miktarlarda tüketmek gerekiyor. Bu sayede hem ciddi rahatsızlıkları hem de selülit oluşumunu engelleyebiliriz. Aynı şekilde turşular, tuzlu karışımda günlerce bekliyor. Hem vücutta ödeme hem de selülite neden oluyor. turşudan vazgeçemiyorsanız, haftada 2 kez bir küçük kase turşu miktarını aşmayın!
- Katı yağlar ve margarin, selülite zemin hazırlıyor!
Pek çok sağlıklı beslenme içeriğinde altını çizdiğim gibi yağlar vücudumuz, sağlığımız için temel öneme sahip. Ancak benim kast ettiğim yağlar elbette ki, zeytinyağı gibi bitkisel yağlar, sağlıklı yağlar, doymamış yağlar. Marketlerde aylarca raflarda bekleyen katı yağlar yüksek oranda doymuş yağ barındırıyor. Durum böyle olunca da dolaşım ve sindirim sistemlerimizin fonksiyonları bozuluyor. Dolaşım sistemimiz doğru çalışmazsa da selülitler her yerimizden fışkırıyor.
- Cipsler, selülit yapıyor!
Yukarıdaki maddelerde altını çizdim; yağlı, tuzlu ve kızartılmış besinler selülit sebebi. Hele bir de aşırı yağla, tuzla fabrika ortamında üretilen, kızartılan ve aylarca marketlerin raflarında bekleyen cipsleri düşünün! Çok üzgünüm, her yanından sağlıksız kaloriler taşan cipslerin, size sağlayabileceği hiçbir fayda yok. Cips yediğinizde sindirim, dolaşım, boşaltım, bağışıklık sistemlerinizin hemen hepsinde aksaklıklara, bozukluklara sebep oluyorsunuz. Bu sebeple de vücutta depolanan yağlar, her yandan fışkıran pütür pütür selülitler ortaya çıkıyor.
- Kafein selülit yapmaz. Şeker, süttozuna dikkat!
Çayı, kahveyi şekersiz içemiyorsanız selülitlere “merhaba” deyin. Günde 2-3 fincan kahve, 4-5 bardak çayı geçmiyorsanız, kafein toksititesi yaşamazsınız. Kafeinin çok fazla miktarlarda alımı dolaşım sisteminde sorunlar yaratır. Vücutta suyun atımına neden olur. Dolayısıyla ödeme neden olur. Buna engel olmak için çay ve kahve tüketirken mutlaka su içmeyi ihmal etmeyin. Kahveyi süt tozu ile içmek yerine, süt ilavesi yapın. Şekerli ve süt tozu eklenmiş kahveler size selülit olarak geri dönecektir.
- Alkol, selülite ortam hazırlıyor!
Alkol demek, vücutta fazla yağ ve kalori depolamak, vücudu hareketsizleştirmek, hantallaştırmak demektir. Özellikle de her akşam düzenli olarak fazla miktarda alkol tüketiyorsanız, selülitlerinizle barışmak zorundasınız. Alkol, vücutta yağ depolanması için çok müsait bir ortam yaratıyor. Çünkü sindirim ve dolaşım sistemini yavaşlatıyor, bir de vücutta uyuşuk bir hal oluşturduğu için kişinin hareket kabiliyeti de kısıtlanıyor. Bu bakımda akşamları yemekle birlikte bir kadeh kaliteli bir kırmızı şaraptan ilerisine gitmeyin derim.
- Bakliyatlar, patates, elma ve havuç da selülite sebep olabilir!
Bakliyatların, patatesin, elmanın ve havucun sağlıklı besinler olduklarıyla ilgili pek çok bilgi görmüş, duymuş, okumuşsunuzdur. Ancak fazla miktarda ve doğru pişirme teknikleri ile pişirilmedikleri zaman zararlı hale gelebiliyorlar. Oysaki günde 1-2 taneden fazla tüketilen havuç ve elma, yağlı, tuzlu pişirilen patates ve bakliyatların fazla nişaşta ve karbonhidrat alımına neden olamakta. Yani vücutta yağ depolanmasına ve dolaşımı yavaşlatıp selülit oluşmasına ortam hazırladığı da bir gerçek. Bu bakımdan bu sağlıklı besinleri yeterli miktarda ve doğru pişirilerek tüketmekte fayda var.
