Korona virüsü hakkında bilinmesi gerekenler

Corona virüsü, genelde insanlar dahil olmak üzere memelilerin ve kuşların solunum yollarını etkileyen bir virüs türü. Doktorlar onu soğuk algınlığı, bronşit, zatürree ve ağır akut solunum yolu sendromu (SARS) ile ilişkilendiriyorlar ve sindirim sistemini de etkileyebilir.

Bu virüs türü ciddi hastalıklardan ziyade soğuk algınlığından sorumlu. Ancak bazı ciddi salgınların da arkasında bulunuyor.

Son 70 yılda, bilimadamları corona virüslerinin fareleri, köpekleri, kedileri, hindileri, atları, domuzları ve besi hayvanlarını etkileyebildiğini keşfettiler. Bazen bu hayvanlar, virüsü insanlara da bulaştırabiliyorlar.

Yakın zamanlarda ise otoriteler Çin’de ortaya çıkan yeni bir corona virüsü salgını tanımladılar ve şimdi diğer ülkelere de sıçramış durumda. Bu virüs COVID-19 olarak adlandırılıyor.

Bu makalede farklı corona virüs türlerine, belirtilerine ve bulaştırma şekillerine bakacağız.

Corona Virüsü Nedir?

Korona virüsü

Araştırmacılar corona virüsünü ilk olarak 1937 senesinde tespit ettiler. Kuşlarda kümes hayvanı depolarını yok eden bronşit vakalarından bu virüsün sorumlu olduğunu buldular.

İnsanlara dair ilk corona virüs vakalarına dair kanıtlar ise 1960’larda soğuk algınlığına sahip insanların burunlarında bulundu. Soğuk algınlığı vakalarının büyük kısmından OC43 ve 229E adlı iki corona virüsü sorumlu.

Corona virüsü tabiri, bu virüslerin yapılarında bulunan taç benzeri yapılardan kaynaklanıyor. Corona, latincede taç ve halka anlamına geliyor.

İnsanlarda corona virüsü enfeksiyonları genellikle kış aylarında ve baharın erken dönemlerinde ortaya çıkıyor. İnsanlar corona virüsü sebebiyle düzenli olarak soğuk algınlığı kapıyorlar ve aynı virüs nedeniyle 4 ay sonra da hasta olabiliyorlar.

Çünkü corona virüsünün antikorları vücutta uzun süre durmuyor. Ayrıca bir corona virüsüne karşı olan antikorlar, diğer türüne karşı etkili değiller.

Belirtileri

Soğuk algınlığı veya grip benzeri belirtiler genelde corona virüsü enfeksiyonundan 2-4 gün sonra başlar ve hafif geçer. Ancak belirtiler kişiden kişiye değişebilir ve virüsün bazı formları ölümcül olabilir.

Belirtileri arasında şunlar var:

  • hapşurma
  • burun akıntısı
  • bitkinlik
  • öksürük
  • nadiren de olsa ateş
  • boğaz ağrısı
  • astımın artış göstermesi

Bilimadamları rhino virüslerinin aksine corona virüslerini laboratuvarda kolayca çoğaltamıyorlar ve bu da soğuk algınlığının bir diğer sebebi. Bu durum corona virüsünün ulusal ekonomiler ve toplum sağlığı üzerindeki etkilerini ölçmeyi zorlaştırıyor.

Devası yok ve bu nedenle tedavi seçenekleri arasında kendine bakmak ve reçetesiz bazı ilaçlar bulunuyor. İnsanlar aşağıdakiler dahil olmak üzere bazı adımlar atabilirler:

  • dinlenme ve aşırı yorulmaktan kaçınma
  • yeterince su içme
  • sigara içmemek ve dumanlı bölgelerden uzak durmak
  • ağrı ve ateş için acetaminophen, ibuprofen veya naproxen kullanmak
  • oda nemlendiricisi kullanmak

Doktor solunum yolu sıvılarınızdan numune alarak virüsü tespit edebilir. Burundaki akıntılar veya kan bu iş için uygundur.

Türleri

Corona virüsleri Coronaviridae ailesinin alt türü olan Coronavirinae ailesine dahiller.

İnsanlardaki farklı corona virüsü türleri hastalığın ne kadar ağır hale geleceğini ve ne kadar yayılabileceğini belirliyorlar.

Doktorlar şu anda insanları etkileyebilen yedi corona virüsü türünü tanımlıyorlar.

Yaygın türleri arasında şunlar var:

  • 229E
  • NL63
  • OC43
  • HKU1

Daha nadir olan türleri daha ağır komplikasyonlara sebep oluyorlar ve bunlar arasında MERS-CoV ve SARS-CoV bulunuyor.

2019 yılında ise SARS-CoV-2 adı verilen yeni bir tür dolaşıma çıktı ve COVID-19 hastalığına sebep oluyor.

Bulaşma Süreci

Virüsün insandan insana bulaşma sürecine dair sınırlı araştırmalar mevcut.

Ancak araştırmacılar virüsün solunum yolundaki sıvılar ile bulaştığını tahmin ediyorlar.

Corona virüsleri aşağıdaki şekillerde yayılabilirler:

  • Ağzı kapatmadan hapşurmak ve öksürmek damlacıkları havaya yayar.
  • Virüse sahip birisine dokunmak ve el sıkışmak virüsü insanlar arasında geçirebilir.
  • Virüse sahip bir nesneye dokunduktan sonra ellerle burna, gözlere ve ağza dokunmak.
  • Kedilerde ve diğer hayvanlarda bulunan bazı corona virüsü türleri dışkı ile yayılabilirler. Ancak bunun insan corona virüsleri için geçerli olup olmadığı bilinmiyor.

ABD’deki Ulusal Sağlık Enstitüleri, bazı insanların daha fazla COVID-19 geliştirme riskine sahip olduklarını belirtiyorlar. Bu gruplar şöyle:

  • küçük çocuklar
  • 65 yaş üzeri olanlar
  • hamile olan kadınlar

Corona virüsleri hayatının bir döneminde çoğu insanı etkiliyorlar.

Etkili şekilde mutasyon geçirebiliyorlar ve bu da onları bulaşıcı yapıyor.

Bulaşmayı önlemek için belirtiler aktifken insanlar evde kalmalı ve dinlenmeliler. Ayrıca diğer insanlar ile yakın temas da önlenmeli.

Öksürüp hapşururken ağız ve burnu bir mendil ile örtmek de bulaştırmayı önleyebilir. Sonrasında mendili atmak ve evde iyi bir temizliğe sahip olmak da önemli.

COVID-19

korona virüsü kimleri hedef alır

2019 yılında, ABD’deki Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri, SARS-CoV-2 adlı yeni bir corona virüsünün patlama yaptığını gözlemlediler. Bu virüs COVID-19 adı verilen solunum yolu hastalığına sebep oluyor. Virüs ilk olarak Çin’in Wuhan şehrinde görüldü.

Çin’de 74.000’den fazla insana bulaştı. Sağlık otoriteleri dünya çapında COVID-19’a sahip olan pek çok insan tanımladılar.

Dünya Sağlık Örgütü ise COVID-19 ile alakalı bir acil durum bildirgesi yayınladı.

O zamandan beri bu virüs türü çeşitli ülkelerin vatandaşlarında tespit edildi. Daha fazla insana bulaşmasının da muhtemel olduğu düşünülüyor. En az 25 başka ülkede yayılmaya devam ediyor.

COVID-19 ile bağlantı kuran ilk insanlar hayvanlar ve deniz ürünleri pazarı ile bağlantılılardı. Bu nedenle virüsün ilk olarak hayvanlardan insanlara geçtiği düşünülüyor. Ancak sonrasında bu pazar ile bağlantısı olmayan insanlarda da görülmesi, virüsün insandan insana geçebildiğini onaylamış oldu.

Virüse dair bilgiler henüz yetersiz düzeyde. Geçmişte SARS ve MERS gibi corona virüslerine bağlı solunum yolu hastalıkları ortaya çıkmıştı ve yakın temasla bulaşmışlardı.

17 Şubat 2020’de Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü COVID-19’un belirtilerinin ne kadar sık ağır ve ölümcül olduğu konusunda onaylı teşhise sahip 44.000 kişinin değerleri üzerinden bir güncelleme yayınladı:

Şiddeti

COVID-19’a sahip insanların içerisindeki ortalama oranı

Kişinin iyileşebileceği hafif bir hastalık

%80’den fazla

Nefessiz kalma ve zatürree gibi ağır hastalık durumu

%14’ten fazla

Septik şok, solunum iflası ve birden fazla organın iflası gibi kritik düzey

%5 civarı

Ölümcül hastalık

%2

Genel direktör, ciddi komplikasyon riskinin yaşla birlikte arttığını belirtti. Örgüte göre COVID-19 çok az sayıda çocuğa bulaştı ve bunun sebebi araştırılıyor.

Ancak bazı virüsler çok yayılmacı olsalar da, corona virüsün ne kadar hızlı yayıldığı pek belli değil.

Belirtiler kişiden kişiye değişebiliyorlar. Çok az belirti verebilir veya hiç vermeyebilir. Ancak ağır hastalığa dönebilir ve ölümcül olabilir. Yaygın belirtileri arasında şunlar var:

  • ateş
  • nefes darlığı
  • öksürme

Kişinin enfeksiyondan sonra belirtileri görmesi 2-14 gün sürebilir.

Şu anda COVID-19 için aşı mevcut değil. Ancak bilimadamları virüsü kopyaladılar. Bu da erken dönemde teşhis edilebilmesi ve virüsü kapmış ancak belirti vermemiş insanların tedavisinde işe yarayabilir.

SARS

SARS, SARS-CoV corona virüsünün bulaşmasından kaynaklı gelişen bir hastalık. Temel olarak zatürreenin hayati tehlike oluşturan bir şekline sebep oluyor.

Kasım 2002’de virüs güney Çin’in Guangdong eyaletinde başladı ve zamanla Hong Kong’a ulaştı. Buradan hızlıca dünyaya yayıldı ve 24 ülkeden fazla yerde enfeksiyonlara sebep oldu.

SARS-CoV, hem üst hem de alt solunum yollarına yerleşebiliyor.

SARS’ın belirtileri bir hafta içinde gelişiyor ve ateşle başlıyor. Rahatsızlığın başlarında insanlarda grip benzeri belirtiler ortaya çıkıyor:

  • kuru öksürük
  • üşüme
  • ishal
  • nefes darlığı
  • ağrılar

Ağır bir akciğer enfeksiyonu olan zatürree de genelde ortaya çıkıyor. En ileri aşamasında SARS, akciğer, kalp veya karaciğer iflasına sebep oluyor.

Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri, 8098 insanın SARS kaptığını belirtiyor. Bunların 774 tanesi ölümcül olmuş. Bu da ölüm oranının %9.6 olduğunu gösteriyor.

Komplikasyonlar yaşlı bireylerde daha fazla ortaya çıkıyorlar ve hastalığı kapmış olan 65 yaş üzeri bireylerin yarısından fazlası hayatta kalamadı. SARS Temmuz 2003’te kontrol altına alındı.

MERS

MERS ise MERS-CoV adı verilen bir corona virüsünden kaynaklandı. Bilimadamları onu ilk olarak 2012 yılında ağır bir solunum yolu hastalığı olarak Suudi Arabistan’da tespit ettiler. Sonrasında diğer ülkelere yayıldı.

Virüs ABD’ye de ulaştı ancak Arap yarımadası haricindeki en büyük salgın Güney Kore’de 2015’te yaşandı.

MERS’in belirtileri arasında ateş, nefes darlığı ve öksürük bulunuyor. Hastalık enfeksiyona sahip kişilerle yakın temas sonrası buluşuyor. Ancak MERS vakalarının tümünde bireylerin yakın zamanda Arap yarımadasına seyahatleri bulunuyordu.

2019 yılındaki bir çalışmada MERS’in onu kapmış olan insanlar arasındaki öldürme oranının %35.2 olduğu görüldü.

Bir yorum ekleyin

E-posta adresiniz yayınlanmayacak.