Hayatla Yaptığımız Kontratlar

Bir insanın hayatında kendini tam olarak anlamadan, bilmeden ve farkında olmadan ailesinden, çevresinden yaşadığı sosyal çevreden ona öğretilmiş ve dikte edilmiş her türlü bilgiyi doğru kabul ederek o an da içine girmeden bir şeyde eminlik beyan edilen her şey kontrattır.

Eskiden “Söz senettir.” derlerdi.

Bir şeyin net bilgisi olmadan ve doğruluğundan emin olmadan ağzımızdan çıkan her bir söz kontrattır.

Bilinen bir şey vardır ki, insanın hayatı boyunca yaşadığı sıkıntılardan ve içinde bocaladığı sorunlardan ileriye gidemediği her şey bir kontrattır. Geçmişte farkında olmadan söylediği sözlerle ilgilidir.

Bu kontratlar insan hayatında farkına varana, idrak edene ve geri çekene kadar kadar devam eder.

Mimar Sinan hayatı buna güzel bir örnektir. Mimar Sinan yaptığı bütün eselerde bilinçli olarak bir hata yaparmış ki egosuna yenik düşmesin. Birisi onun hatasını bulduğunda incinmesin diye. Ve bununla ilgili “100’de ısrar etme 99’da olur.” demiştir. Çok ilginçtir vefat yaşıda 99’dur.

Dolayısıyla ağzımızdan çıkan her sözle aslında hayatla bir kontrat yapıyoruz. Evlilikte, iş hayatında, parada, ailede ve sağlıkta, arkadaşlıkta yaşadığımız problemlerin hepsi bir kontrata bağlıdır.

Bir şey kontratsa insanın basireti bağlanır. Basiret bağlanmasının sebebi kontrat haline gelebilmesi için bir kişinin söylediği şeyi kendi yaratmışçasına emin olarak hakim olmadığı bir şeyde kendiymiş gibi davranır ve bunun karşılığında ilahi sistemde o sözün ve davranışın ne demek olduğunu anlatmak için bir ders devreye sokar. İşte farkında olarak yada olmayarak söylenen sözlerle yapılan kontrat niteliğinde bir bedel ödenir. Kontratın farkına varılır ve kişi “ya! geçmişte ben böyle bir laf etmiştim.” der.

Örneğin; biri sıcak bir havada kat kat giyinip üşüyorsa, belki günün birinde birine kıyafet alma niyetine girmiş ama unutmuşsa bu durum ona hatırlatılana kadar üşütülür.

Bir hastalığınız var, belki çok basit bir şey ama bir türlü iyileşemiyorsanız, “ben hiç hastalanmam yada hiç hastaneye gitmem” gibi bir söz söylemiş ama unutmuş olabilirsiniz?

Bu durumlar hatırlatılana kadar tekrarlanır, taa ki farkına varılana kadar.

Büyüklerimiz ne demiş, “büyük lokma yut ama büyük konuşma.”

“Hayatımız, farkındalığımız arttıkça rahata dönüşür.”

Bu yüzden kontratlarımız çok önemlidir.

Aktif Kontrat: Bilinçli olarak yani bir şeyi farkında olarak ve isteyerek yaptığımız kontratlardır.

Pasif Kontrat: Bilinçsizce, farkında olmadan, arkadaş yada aile ortamında söylediğimiz o an kabul ettiğimiz ve sonra unuttuğumuz ama ilahi sistemde kayıtlı olan kontratlardır.

İşte o pasif kontrat kendini sana hatırlatana kadar, “ben burdayım, zamanında beni dile getirdin ama unuttun”  deyip açığa çıkana kadar devam eder.

Peygamber efendimiz der ki;

“kınadığınız, yargıladığınız ve asla dediğiniz şeyleri yaşamadan ölmezsiniz”

Bu aslın, kontratlarınıza dikkat edin uyarısıdır.

Diyorsun ki, “ben hiç hak yemem” o hak senin zihnin ve benliğinde bildiğin kadar hak yemezsin. Kimsenin hakkını yemediğini düşünürsün.

Oysa ki, yolda giderken bir böceğin üstüne basıyorsun ya o hak,

Bedenine yaptıkların hak,

Sigara içip dumanıyla başkasını rahatsız ediyorsun ya  o hak,

Yüksek sesle müzik dinleyip komşunu rahatsız ediyorsun ya o hak,

Nefes alıyorsun ya o hak,

İşte ben hak yemek derken aslında ilahi sistemin sana nasıl hak yediğini gösterir ama farkında bile olmazsın.

Aslında günlük hayatımızda farkında olarak yada olmayarak kullandığımız her kelime ve cümle ile gelecekteki hayatımıza bir tuğla koyuyoruz ve şekillendiriyoruz.

Onu demem, bunu yapmam dediğimiz her şeyle sınanıyoruz. Sözlerimiz bazen hemen bazende yıllar sonra bumerang gibi bize dönüyor ve bize bir bedel ödetip farkına varmamızı sağlıyor. Başımıza gelen her şeyin sorumlusu aslında biziz. Farkına varıp dönüştürdüğümüz yerde tekrarlanmaz ama frakına varmazsak sürekli karşımız çıkar sorunlarla boğuşur durur ve “neden hep  benim başıma bunlar geliyor?” der dururuz.

Kontratlarımız idrak edebildiğimiz kadar farkındalık, idrak edemediğimiz kadarda bedel ödetir.

“Sözlerine dikkat et kaderin olur.”

Sevgide kalın.

Ali Cihan