Skip to content Skip to footer

Yalnızlıkla başa çıkabilmeniz için doktor onaylı 3 ipucu

60’larının başlarında olan ve yoğun bakım ünitesinde olan bir hastaya bakmıştım, ona şimdilik Valentina diyelim. Onunla tanıştığımda yatakta hareketsiz şekilde yatıyordu. Onu haftalar boyunca her gün gördüm ve yine de sesini duyamadım. Ben üniteye gelmeden önce solunum iflasından dolayı entübe edilmişti. Hiç ziyaretçisi olmadı.

Bir öğleden sonrasında, Constance adında bir kadın geldi. Onun genç halinin bir fotoğrafını getirdi ve kadın operada kırmızı kadife elbisesi ile duruyordu. Constance şöyle dedi: “Beni kovana kadar yıllarca asistanlığını yaptım. En popüler opera sanatçılarından ve en zor insanlardan birisiydi.” Constance o gün Valentina ile bir süre oturdu ancak sadece bir defa ziyaret etti. Sonraki hafta Valentina kimse görmeden son nefesini verdi. Onun bu son trajedisi beni korkuttu.

Yıllar içerisinde profesyonel başarısı çok yüksek hastalarım oldu ve son günlerini yalnız geçirdiler. Genelde kişinin uzaktan takdir edenleri oluyor ancak yanlarında olmuyorlar. Çünkü destek, kişinin arkadaş adedi kadar bu arkadaşlıkların kalitesine de bağlı.

Valentina’nın ölüm sertifikasında yazmasa da, erken ölümünde yalnızlığının bir payı olup olmadığını merak ettim. Kanıtlar kronik yalnızlığın obezite, günde 15 sigara içme veya aşırı alkol tüketimi kadar riskli olduğunu gösteriyorlar. Başkalarıyla bağlantısız şekilde yaşanan bir hayatta inme riski, kalp krizi riski ve erken ölüm riski artıyor. Yalnızlık salgınını tanımaya daha yeni başladık ve ruh sağlığımızı gözardı etmenin fiziksel sonuçları genelde fark edilmiyor.

Peki ne yapabiliriz?

Yalnızlığın ilacı çevremizde bulunuyor. Evlerimizde, mahallemizde, iş yerimizde, okulumuzda ve diğer çevremizde. Onyıllar boyunca süren toplum sağlığı araştırmaları, başkaları ile pozitif bağımızı iyileştirdiğimizde daha iyi hissettiğimizi, daha uzun ve sağlıklı yaşadığımızı gösteriyorlar.

Doktorlar reçetelere eklemeseler de destekleyici arkadaşlıklar güçlü ilaçlardır. Sevdiğimiz insanlarla geçirdiğimiz vakit bağışıklık fonksiyonlarımızı aktifleştirir, ruh halini iyileştirir, ağrıları ve inflamasyonu, kortizol düzeylerini azaltır. İyi arkadaşlar kötü zamanları daha iyi hale getirirler, bizi enfeksiyonlardan korurlar ve kronik hastalıklar ile daha uzun yaşamamıza yardımcı olurlar. Günde bir elma doktoru uzakta tutabilir ancak iyi bir arkadaş da sağlıklı kalmamıza yardımcı olur.

Başkaları ile daha pozitif bağlar kurmanın üç yolu şöyle:

1- Nezaket

Kendinize karşı nazik olmak başkalarına karşı olmaktan daha zor olabilir ve bu nedenle önce başkaları ile başlayın. Küçük nazik davranışlar da büyük davranışlar kadar önemli olabilir ve ruh halinizi iyileştirebilir. Beklenmedik şekilde seven bir şeyler yapma fırsatı arayın. Bir arkadaşınıza kahve ısmarlayın veya çiçek alın, övün, komşunuzun köpeğini gezdirin, kasiyere gününün nasıl geçtiğini sorun. Eğer daha fazla zamanınız varsa, gönüllü işlere katılın.

2- Telefonu kenara bırakın (veya arkadaşınızı arayın)

Önem verdiğiniz insanlarla yüzyüze vaktinizi arttırın ve birlikte olduğunuzda lütfen telefonları bir kenara koyun. Çocuğunuza, eşinize, arkadaşınıza tüm dikkatinizi verin. Ayrıca araştırmalar masada duran telefonun bile önünüzdeki insana dair dikkatinizi dağıttığını gösteriyorlar. Eğer yalnız yaşıyorsanız, merhaba demek için arkadaşınızı arayın. Yakınlardaysanız kahveye veya yemeğe davet edin. Hayır deseler bile sadece ulaşmak bile bir başarıdır. Size yardımcı olan insana bir teşekkür notu yazın. Birisi aklınıza geldiğinde ona mesaj gönderin veya arayın. İlla cevap almanıza da gerek yok.

3- Ders alın veya verin

Yaşam boyu öğrenme alışkanlığı beyin fonksiyonlarını iyileştirmenin ve başkalarıyla bağ kurmanın en iyi yollarından birisidir. Tek bir etkinlik veya tekrar eden bir aktivite olabilir. Bir yürüme turuna katılın, yemek dersi alın veya yeni bir spor yapın. Kitap turumda, her Perşembe akşamı favori kitapçıda konuşmacıyı dinleyen insanlar ile tanıştım. Eğer bir hobiniz veya ilgi alanınız varsa, kursa önderlik etmeyi önerin. Başkalarına öğreterek de öğrenebilirsiniz.

Son olarak

Nezaket cesaret gerektirir. Diğer insanlara ulaşmak onlara açık hale gelmenize sebep olur. Ancak unutmayın, yalnızlık evrenseldir. Ne kadar başarılı ve ünlü bir insan olursanız olun, kontrol etmeniz gereken bir insan olduğunda ona ulaşmaktan çekinmeyin. Limitler koymak sağlıklı olsa da, birbirimizi desteklememiz gerekiyor. Yıllar sonrasında Valentina’yı düşünün. Yaşam operasyonda hangi dramlar ile karşılaştı bilmiyorum ama şansınız varsa düet yapmalısınız. Bunun için daha sağlıklı ve mutlu olacaksınız.