Mutfağımızda Bulunmaması Gereken Besinler
Günümüzde yaygın olan hastalıkların pek çoğu sağlıksız beslenmekten, hazır gıdalara yönelmekten ileri gelmektedir. Yoğun iş ve okul yaşantısı bireyleri yağlı, tuzlu, şekerli, dayanıklı olması için katkı maddeleriyle doldurulmuş besinlere yöneltmektedir. Ancak tam olarak içeriğinde nelerin olduğunu bilemediğimiz, bu malzemelerin kalitesinden emin olamadığımız ve hele ki bu kadar uzun süre dayanması için neler kullanıldığını tahmin bile edemediğimiz besinler metabolizmanın doğal ilerleyişini, organların fonksiyonlarını gerçekleştirmelerine engel olmaktadır. Bu paralelde de özellikle obezite, diyabet, yüksek kolesterol ve tansiyon gibi pek çok sağlık sorunu yaygınlaşmaktadır. İşte bunlardan en az düzeyde etkilenmek için öncelikle mutfağımızda, buzdolabımızda hangi ürünlerin kesinlikle yer almaması gerektiği üzerinde bilgilenmekte fayda var.
İşte mutfağımızda bulunmaması gereken besinler
Ekmek: Ekmek hem doyuruculuğu sebebiyle hem de geleneksel beslenme düzenimizde başköşede yer alması dolayısıyla neredeyse her öğünde bulunmakta. Ancak ekmek bizim alışkın olduğumuz gibi günde üç öğün tüketilmesi gereken besinlerden değildir. Elbette ki hiç ekmek tüketmeden yaşamak değil, ancak belki günde bir öğün kahvaltılarda ya da hafta sonları 1-2 dilim ekmek yemek yeterli olacaktır. Tabi ki bu bahsedilen ekmek tam buğday, tam çavdar unundan yapılmış organik ekmek olmalıdır. Altını çizmekte fayda vardır ki, tam tahıllardan üretilmiş ekmek de olsa her gün, her öğün tüketildiğinde kan şekerini yükseltiyor, vücuda karbonhidrat yüklemesi yapıyor.
Bu sebeple de ekmek kısa sürede tokluk hissi verip, kişiyi gün boyu acıktırıyor. Elbette ki bu da kilo almaya sebep oluyor. Özellikle de paket içinde dilimli, bir şekilde satılan beyaz ekmeklerin içinde rafine yağlar, şeker, antioksidanlar, korucuyular bulunur ve tamamen işlenmiş bir karbonhidrat haline geldiğinden, buğdayın lifli bölümü olan kabuğu tamamen işlenmiştir. Bir de beyaz ekmekleri yapmak için kullanılan unları beyazlatmak için doğal olmayan bir madde kullanılmakta ve bu madde farelerle yapılan deneylerde farelerin kan şekerini yükseltmek için kullanılan maddedir.
Tüm bunlardan yola çıkılarak beyazlatılmış unla yapılan ekmeğin vücuda verdiği zarar açısından toz şekerden hiçbir farkı olmadığını söylemek doğru olacaktır. Ortalama bir dilim ekmek yaklaşık olarak 50-60 kaloridir. Ancak yedikten kısa süre sonra acıktırdığı için sonrasında alınan kaloriler insanın sağlığını bozmaktadır. Güne bir dilim ekmekle başlamak yerine bir avokado, 1 yumurta, zeytin, peynir, salatalık, biber, yeşillik ile başlamak çok daha uzun süre tok ve zinde kalmaya yardımcı olacaktır.
Peynir: Peynir Türk mutfağı kahvaltılarının vazgeçilmezidir ve çok faydalıdır. Ancak peynirin az yağ içeren türleri seçilmelidir. Zira bir dilim beyaz ekmekle kan şekerini yükseltip, bir de yanında 100 gram yağlı peynirle alınan yağın hepsini vücut insülin hormonuyla birlikte depolamaktadır. Bu sebeple peynirleri daha az yağlı olanlardan tercih etmeli, yanında ekmek yerine yeşillik tüketilmelidir. Diyet günlerinde ise hiç peynir tüketmemekte fayda var.
Cipsler: Cipslerin sağlıksız olduğu konusu çocuk, yetişkin herkes tarafından net olarak bilinmektedir. Diyet ürünü olarak sunulan cipsler, patlamış mısırlar, bisküviler bile kesinlikle evde bulunmaması, tüketilmemesi gereken ürünlerdir. Zira sadece içerdiği kalori miktarına bakılarak beslenmek yanlıştır. Zira bu hazır gıdalar kan şekerini yükseltmekte ve kişiyi sağlıklı beslenenlere oranla çok daha hızlı acıktırmaktadır.
Hazır meyve suları ve gazlı içecekler: Öncelikle belirtmekte fayda vardır ki, hazır meyve sularında meyvenin asıl yararlı olan kabuğu, posası atılır, geriye sadece saf şeker kalır. Vücudun kan şekerini hızlıca yükseltip kısa süreli tokluk hissi veren bu içecekler birkaç saat içinde korkunç derecede açlık hissi verecektir.
Fıstık ezmesi: Fıstık ezmesi içerdiği enerji dolayısıyla faydalı denebilir. Ancak bunun markası, üretilme şekli ve tüketilme miktarı çok önemlidir. Doğal şekilde üretilen, katkı maddesiz olan fıstık ezmeleri bir smoothie içinde ya da kahvaltıda bir tatlı kaşığı kadar tüketilebilir. Bu miktarın gün içinde artırılması yine kan şekerinin yükselmesine sebep olacaktır. Zira fıstık ezmesinde yağ ve şeker birlikte bulunur ve bu da sağlık açısından tehlike barındırır.
Tahin-pekmez: Geleneksel Türk kahvaltılarında mutlaka bulunan tahin-pekmez ikilisi çok lezzetli, ancak çok da kalorili bir besindir. Tahinde çok fazla yağ, pekmezde çok fazla şeker var ve bunlar birlikte tüketildiklerinde kan şekeri hızlıca yükselmektedir. Özellikle de bunlar ekmeğin üzerine sürülerek tüketildiğinden tehlike çok daha fazladır. Bu bakımdan tahin pekmez karışımının günde bir tatlı kaşığından fazla tüketilmemesi esastır.
Diyet ürünler: Light ürünlerin çok fazla tüketilmesi doğru bir yaklaşım değildir. Ancak light tonbalığı, yoğurt, peynir daha az yağ içerdiklerinden faydalı olabilir. Bunun aksine light bisküvi, cips, patlamış mısır, kurabiye gibi hazır gıdaların kesinlikle tüketilmemesi gerekir. Zira bunların içindeki doğal yağ ve şeker çıkarıldığı için tatlandırıcılar kullanılmakta ve bu da çok daha sağlıksız hale getirmektedir. Bu ürünler kesinlikle daha az kalorili, ancak daha az besleyicidirler. Doğal olarak da çok daha çabuk acıktırırlar.