Mevsimsel Alerjileri Ağırlaştıran 11 Neden
Alerjiden mustarip olan herkes mevsimi geldiğinde, sürekli akan bir burun ve kızarmış gözler gibi sonuçları en aza indirmeye çalışır. Fakat görünüşte zararsız olan günlük alışkanlıklar ya da çevrenizde bulunan şeyler, siz farkında olmadan alerjinizi daha da azdırıyor olabilir. Bu mevsim biraz daha rahat etmek için, dost görünümlü düşmanlarınızı tanımakta fayda var. Rachel Swalin’in www.health.com’da paylaştığı mevsimsel alerjileri azdıran nedenleri, sizler için derledik.
- Polen benzeri proteine sahip ürünler
Eğer alerji mevsiminde sürekli burnunuzu çekip hapşırıyorsanız, muhtemelen bazı sebze ve meyveleri de tüketemiyorsunuzdur. Bu durumun adı oral alerji sendromu (OAS) ve Amerikan Astım ve Alerji Vakfı’nın açıklamasına göre, polen alerjisi olan hastaların üçte birini etkiliyor. Elma ve domates gibi bazı çiğ meyvelerin kabuklarındaki proteini buna örnek olarak göstersek de, aslında her polen alerjisini tetikleyen ayrı meyve ve sebzeler var. New York’taki Alerji ve Astım Merkezi’nin kurucusu Dr. Cliff Bassett, “polen ve yiyeceklerdeki protein birinci dereceden akrabadır. O yüzden bunları tükettiğinizde, vücudunuz, sanki polen yutmuşsunuz gibi tepki verir” diyor. Bu durum da, kaşıntılı bir boğaz ve ağız ile öksürük gibi rahatsız edici sonuçlara yol açıyor. Reaksiyonları azaltmak için sebze ve meyveleri soyabilir ve pişirerek etkilerini azaltabilirsiniz. Yine de bu gıdaları tüketirken çok dikkatli olmakta fayda var; zira Amerikan Astım ve Alerji Vakfı, OAS’li hastaların %2’sinin, bu yiyecekler karşısında hayatı tehlikeye atan anaflaktik şoka yol açacak semptomlar geliştirdiğini belirtiyor.
- Kontakt lens
Polenler çok fazla olduğunda, lens yerine gözlük takmayı tercih edin. New York’taki Montefiore Tıp Merkezi, Alerji ve İmmünoloji Bölümü’nün yöneticisi Dr. David Rosenstreich, “polen gözlerinize yapışır ve orada kalırsa, istenmeyen sonuçlara yol açabilir” diyor. Özellikle yumuşak lensler, geçirgen oldukları için gözün daha fazla oksijen almasını sağlasalar da, duman ve polen gibi havada salınan tahriş edici maddeleri de emmeye daha yatkındırlar. Eğer gözlüğünüz yoksa ve sert lensler kullanmak da istemiyorsanız, polenlerin birikmesini önlemek için günlük olarak takabileceğiniz kullan-at lensleri tercih edin.
- Stres
Şaşırtıcı ama, stres, nezleye daha yatkın olmanıza neden oluyor. Ohio State Üniversitesi’nden araştırmacılar, saman nezlesine yakalanmış 179 kişinin stres seviyelerini inceledi. 14 günün sonunda, yüksek stres seviyesine sahip insanların %64’ü, nezlelerinin dört kereden fazla ani artış gösterdiğini kaydetti. Alerjiyi artıran bu durumun tek çaresi ise, gevşeyip sakinleşmek. İster meditasyon yapın, ister ara sıra biraz kestirin, ama semptomlarınızın daha katlanılabilir olması için mutlaka kendinizi rahatlatacak bir şeyler bulun.
- Alkol
Alkol ve özellikle de kırmızı şarap, alerjileri azdırabiliyor. Dr. Rosenstreich’a göre bunun nedeni, bazı insanların sülfite karşı fazlasıyla hassas olması. Bu bileşen de hem birada hem şarapta bulunuyor. Danimarka’da yapılan ve Klinik ve Deneysel Alerji Dergisi’nde yayınlanan bir araştırmaya göre, haftada 14 kadehten fazla içki içen kadınların %78’i, daha az içenlere nazaran kalıcı olarak tıkalı bir buruna sahip olmaya daha yatkın durumda.
- Yanlış ilaç kullanmak
Alerji ilaçları, bileşenleri açısından genelde 2 kategoriye ayrılır; antihistaminler ve dekonjestanlar. Dolayısıyla önemli olan, hangi ilaçların sizin semptomlarınıza iyi geldiğini bulmaktır. Antihistamin tipik olarak hapşırık, kaşıntı ve burun akıntısını tedavi ederken, dekonjestanlar da şişmiş geniz yolundaki tıkanıklıkla mücadele eder. Bazı ilaçlar bu iki bileşeni birlikte barındırsa da, sadece burnunuz tıkalıysa dekonjestana ihtiyacınız olur. Semptomlarınız kalıcı olmaya başlarsa, mutlaka bir alerji uzmanına görünün.
- Parfüm ve mumlar
İçeriğine sonradan esans eklenen her ürün, geniz yolunu ve göz kapakların tahriş eder. Buna parfüm, kokulu mumlar ve tütsü de dahil. Tabii ki dışarıda olduğunuzda bu kokulardan tamamen uzak durmanız imkansız, fakat etkilerini en aza indirmek için bu kokuları evinizde bulundurmamanızda fayda var.
- Klor
Klorlu bir havuzda yüzmek hatta yüzmesiniz bile havuzun başında oturmak, alerjileriniz üzerinde parfüm ve mum kadar etkilidir. Klor, aynı duman gibi tahriş edici bir gazdır ve kokladığınız anda vücudunuza girmiş demektir. Kapalı havuzlar ise, kloru daha küçük bir alana hapsettikleri için, açık havuzlardan daha beterdirler.
- Kıyafetler
Özellikle yün gibi sert ya da yapışkan malzemeden yapılan kazaklar, bütün toz ve poleni tuttukları için, alerjileri azdırır. O yüzden, alerji sezonu geldiğinde, giydiğiniz kıyafetleri her seferinde yıkamak ve pamuk gibi kolay temizlenebilir malzemeden yapılmış olanları tercih etmek çok önemlidir. Bununla birlikte kıyafetlerinizi sıcak suda yıkamayı da deneyebilirsiniz. Giysilerini 140 derecede yıkayanların, soğuk suda yıkayanlara göre daha az alerjene maruz kaldıkları söyleniyor.
- Sabahları duş almak
Polen sadece kıyafetlere değil, saç ve cilde de yapışır. Tıpkı toz parçacıkları gibi üzerinize konan polenler gözle görülmedikleri için, üstünüzü silkeleyerek onlardan kurtulamazsınız. Eğer her sabah burnunuz ve genziniz tıkalı olarak uyanıyorsanız, yatmadan önce duş almayı deneyin. Ama sabah duşlarından vazgeçemiyorsanız da, en azından yatmadan önce saçlarınızı şöyle bir silkeleyip yüzünüzü yıkayarak, alerjik semptomları biraz da olsa azaltabilirsiniz.
10. Hava
Kuru, güneşli ve rüzgarlı havalarda alerjilerinizin daha da ağırlaşması bir tesadüf değil. Çünkü bu havalar, ağaçların polenlerini bırakmaları için en uygun zamanlardır. Bunun dışında, yağmurun serpiştirdiği kapalı havalar da alerjilerin düşmanıdır; zira hafif hafif yağan yağmur polenlerin havada karışıp ayrılarak, küçük parçacıklar halinde dağılmasına sebep olur. Buna karşın fırtınalı günler, yoğun yağış havadaki polenleri silip süpürdüğü için, kısa süreli de olsa alerjilerde bir rahatlama yaratır.
11. Pasif içicilik
Sigara içmekle ilişkilendirilen sağlık sorunlarıyla ilgili upuzun listeye, alerjileri de ekleyebilirsiniz. Alerji ve Klinik İmmünoloji Dergisi’nde yayınlanan bir çalışmada, tütün dumanının yakup otu polenlerine alerjisi olanlar üzerindeki etkisi incelendi. Araştırmacılar, hem pasif içiciliğe hem de yakup otuna maruz kalanlarda, alerji antikoru immunoglobulin E (IgE) seviyelerinin, temiz hava ve yakup otuna maruz kalanlara göre 16.6 defa daha yüksek olduğunu gösterdi. Tıpkı parfüm ve mum gibi, duman da solunum yolunuzu tahriş eden bir maddedir. Dolayısıyla, sigara içmeseniz bile, içilen yerlerde bulunmamaya özen gösterin.